Ruh ve Büyük Ruh(Tanrı)
Ruh ve Büyük Ruh(Tanrı)
Sen bir ruhsun, ruh bilinçtir. Beyin ruhun aracıdır ve beden, sadece giyilip atılan bir kıyafetten ibarettir. Beden ruhu kısıtlar, ancak gücünü tam olarak engelleyemez. Ruh, yaratma gücüne sahiptir. Bu nedenle kısıtlamalı boyutta olsanız dahi, düşündüğünüz şeyleri yavaş yavaş yaratmaya başlarsınız. Her bir ruh, aslında birer mini Tanrı'dır. Sonuçta hepimiz Tanrı'nın çocuklarıyız. Tanrı da bir ruhtur, ama o yoğundur. Tanrı ilk ruhtur. Tanrı, 13.7 milyar yıl önce siyah boşlukta, hiçliğin, karanlığın ortasında ortaya çıkmış ve "Işık olsun." demiştir. İlk söylediği söz budur. O, bataklıkta açmış bir çiçektir. Tanrı'yı insanlar gökyüzünde ararlar. Ancak Tanrı gökyüzünde değil, içimizde, kalbimizdedir. O herkestir ve var olan her şeydir. O, her şeyin kaynağıdır. Var olan her şey, ondan gelmiştir. Tanrı saf sevgidir. Koşulsuz sevgidir. Kötülük barındırmaz. Senin içinde sevgi olduğu sürece, Tanrı da olacaktır. Her ruhun bir ruh eşi ve bir kişisel rehberi(meleği) vardır. Ruh eşiniz, sizin bir parçanızdır. Onun yanında kendinizi evinizde gibi, ailenizin yanındaymış gibi, güvende ve huzurlu hissedersiniz. Ruh eşiniz size huzur ve mutluluk verir. Eğer ruh eşiniz olduğunu düşündüğünüz bir kişi, size heyecan, endişe, korku ya da üzüntü veriyorsa, o sizin ruh eşiniz değildir. Şu an içinde bulunduğunuz boyuta ruh eşiniz ile birlikte mi geliyorsunuz emin değilim, bu nedenle kesin bir şey söyleyemiyorum. Kişisel rehberiniz sizden sorumlu olan melektir. Kişisel rehberiniz, ruhsal boyutta size gittiğiniz yerler ve gördüğünüz şeyler hakkında bilgiler verir, şu an içinde bulunduğunuz boyutta da sizin ile ilgilenir, eğer onun ile iletişim kurar ve yardım isterseniz, size seve seve yardım edecektir. Gezegenlerin de ruhları(bilinçleri) vardır. Yıldızlar erkek, gezegenler dişidir. Dünya ana sizi görüyor, duyuyor ve biliyor. Onun ile de konuşabilirsiniz, neden olmasın? Tanrı’dan korkmanızı istiyorlar, böylece sizi ondan uzaklaştırıyorlar. Korku, sevgiyi kaçırır. Aynı şekilde sevgi de, korkuyu kaçırır. Eğer Tanrı'ya yaklaşmak istiyorsanız, korkularınızı yok etmeli, ve kalbinizi sevgi ile doldurmalısınız. Namaz kılmak, betonların içine girip dua etmek bir işe yaramaz. Tanrı böyle saçmalıklar ile ilgilenmez. Tanrı’dan korkmak tamamen saçmalıktır. İnsan en iyi dostundan, annesinden korkar mı? O seni incitecek hiçbir şey yapmaz. Seni seviyor, hepimizi seviyor. Onu güçlü diye kötü biri sanıyorsan çok büyük yanılıyorsun. Onun kişiliği çocuk gibidir. O eğlencelidir, komiktir. Sen istemediğin sürece sana hiçbir şey yapmaz. Tanrı varoluşun ve hiçliğin dışındadır. Her şeyi yaratmış ve orada öylece inzivaya çekilmiştir. Tanrı hiçbir şeye ve hiç kimseye karışmaz. Eğer bir kişiye bile yardım ederse, bu haksızlık ve eşitsizlik olur. Oysa o herkesi eşit bir şekilde yaratmıştır. Ancak bu sizin ile konuşmayacağı anlamına gelmez. O sizinle ilgilenir, konuşur ve sohbet eder. Şakalar yapar, kendini komik şekillere sokar ve sizi güldürür. Tanrı yanınıza geldiğinde, muazzam bir sevgi ve güven hissedersiniz. Hani çocukken en sevdiğiniz oyun arkadaşınız gelir ve mutlu olurdunuz ya, tıpkı onun gibi bir histir. Onun yanında bütün korkularınız ve endişeleriniz kaybolur gider. Bütün ruhlar birbirlerine bağlıdır, buna Tanrı dahildir. Hepimiz tek bir bilincin parçalarıyız.